Ekşisözlük platformundaki bazı asılsız ithamlarla ilgili açıklamamızdır.

Üniversite yıllarımdan bu yana yani yaklaşık 15 yıldır takip ettiğim Ekşisözlük platformunun kendi egolarını tatmin eden kişiler yüzünden bir hakaret platformuna dönüştüğünü üzülerek izliyorum. Burası canı sıkılanın, işi gücü olmayanın ortaya bir değer koymak adına gece gündüz çalışan kişilere rahatça saldırdığı bir platform olmamalıdır. Tabi, diğer yönden de saldırı ve itham varsa bunun da en azından destekli, kanıtlı ve çamur at izi kalsın zihniyetinden uzak olması gerekir. Bu çerçevede; özellikle son aylarda yöneticisi olduğum Gıda Dedektifi platformu hakkında yazılan asılsız ithamlara mümkün olan en kısa şekilde cevap vermek istiyorum.

Şahsen yaşadığım bir sağlık probleminden yola çıkarak; 2,5 yılı aşkın süredir profesyonel mesaimden, çocuklarımın zamanından ve ailemden ödünç aldığım zamanla bir tüketici bilinçlendirme platformu olan Gıda Dedektifi’ni yönetiyorum. Bu süreçte tamamen kendi araştırmalarımla Instagram, Facebook, Twitter ve Web sitesi üzerinden 1500’den fazla özgün içerik oluşturdum. Bu içeriklerin tamamını marketlerde bizzat tespit ederek fotoğrafladığım etiket verileri üzerinden, daha önce Türkiye’de bahsi bile geçmeyen çıkarımlar, analizler ve hesaplamalar ile yüzbinlerce kişiyle buluşturdum. Bugüne kadar bir kez bile firmalarla iletişime geçerek öneri içeren, anlaşmalı ve reklam içerikli bir yayın yapmadım. Hesabın 2,5 yıldır tek gelir kaynağı olan; 30 okulda 3000’den fazla öğrenciyle buluşmamı sağlayan Okul Söyleşileri programına destek olan hiçbir firmaya da hesabımda özerklik sağlamadım, bazı yazarlar tarafından iddia edildiği gibi ürünlerini övmedim, reklamlarını yapmadım, okullarda – diğer benzer örneklerdekinin aksine – tek bir ürün ya da promosyonlarını dağıtmadım. Hatta anlaşması olan firmaların şikayetlerini hesapta ve Denetle platformumuzdan yayınlamaya devam ettim. Şu çok iyi bilinmeli ki, bugüne kadar yaptığım hiçbir paylaşımda ve araştırmada kendime ait olmayan, bir firma ya da kişi tarafından aktarılmış tek bir kelimeye bile yer vermedim.

Bunları yazmamdaki amaç bir yazarın dediği gibi; “Her şeyi ben yaptım” demek ya da bu iddiada bulunmak değil. Kaldı ki, bir editör kontrolünden bile geçmeyen hesaptaki paylaşımlarda bazı kelime ve hatta hesaplama hataları olabilir. Bu hatalar paylaşım sonrasında da onlarca kez okuduğumda fark ederek düzelttiklerimin dışında bir kez bile bir uzman ya da bilirkişi tarafından yapıcı bir uslupla düzeltilmemiştir. Yeren, hakaret eden, iftira atan, ithamda bulunan ifadelere ise gerek kendi hesabımda, gerekse Ekşisözlük gibi platformlarda ise çok kez rastladım. Evet, daha önce de yazdım birbirimize hasımlık konusunda, birbirimizin arkasından konuşma konusunda biz maalesef çok başarılı bir milletiz. Ama bugün bu hesap kendi imkanlarıyla 800 bin kişiyi bir araya getiriyorsa, bu da insanımızın doğruya, dürüstlüğe ve gerçekliğe verdiği değerin karşılığıdır. Hesap 10 bin takipçiye ulaştıktan sonra bir gün bile takipçi hesabı yapmadım çünkü bu bile umduğumdan fazla bir sayıydı ve hedefimdi. Bu hedefi tutturduktan sonra artık tek bir amacım vardı; o insanlara layık olmak ve doğru bilgi sunarak sorumluluğumu yerine getirmek. O günden itibaren hesabın görsel ve içerik anlamında her zaman geliştiğine geçmişe dönerek siz de şahit olabilirsiniz. Buna karşılık; bir yazarın dediği gibi günde 150-200 takipçi sayısına hiç düşmedik, bahsedilen “olağanüstü” yükselişler de hesabın rutin yükselişinin yanısıra Ekşisözlük, twitter, facebook gibi platformlarda gündeme oturan paylaşımlarımızın etkisiyle dönemsel olarak olabilen yükselişlerdir.

Geçen sene bir suç duyurusu sebebiyle emniyet müdürlüğünde verdiğim ifadede dediğim gibi; arkamda bir güç, firma, kurum ya da kuruluş bulunmuyor. Bu ifademin gerçekliği, yayınlarımın tarafsızlığı ve tüketiciyi bilinçlendirme amacım Türkiye Cumhuriyeti Savcıları tarafından da hakkımdaki suç duyurularına “takipsizlik kararı” verilerek kanıtlanmış ve hukuki olarak da onaylanmıştır. Aksini iddia edenleri de burada ortaya iki üç cümle atıp ithamda bulunmak yerine iddialarını kanıtlamaya davet ediyorum. Son olarak, burada hakkımda atılan ithamlara cevap hakkım doğması sebebiyle aynı zamanda marka sahibi olduğum @gidadedektifi adının tarafıma tahsis edilmesini talep ediyorum. Eminim burada da açtığımız başlıklarla yüzbinlerce kişiyi farkındalık sahibi yapacak, bilinçli tüketim sürecine katkı sağlayacağız.
Teşekkürlerimle,
#gıdadedektifi